Türkiye Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Oktay Saral, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanı Ünal Üstel’i hedef alan sosyal medya paylaşımı nedeniyle gelen yoğun tepkiler üzerine yeni bir açıklama yaptı. Ancak Saral’ın yeni açıklaması da tansiyonu düşürmekten uzak; kamuoyunda beklendiği gibi Başbakan Üstel’den özür dilemek yerine, ifadelerinin hedefini değiştirme ve savunmaya geçme yolunu tercih etti.
Saral, “KKTC’nin her zaman destekçisiyiz ve yanındayız” sözleriyle başlayan açıklamasında, tepkilere konu olan ifadelerinin KKTC halkına yönelik bir genelleme olmadığını savundu. Ancak açıklamasında, yine “başörtülü kızlarımızı ayrıştıranlar”, “Rum zihniyetini benimseyenler” ve “Müslümanlara karşı olanlar” gibi sert ve ayrıştırıcı ifadelere yer vererek yeni bir tartışma alanı açtı.
Özellikle dikkat çeken bir diğer unsur ise, Saral’ın doğrudan hedef aldığı Başbakan Ünal Üstel’e yönelik ne bir düzeltme ne de bir özür içermesi. KKTC’de hem hükümet hem de toplumun geniş kesimleri tarafından “hakaret” olarak yorumlanan ilk paylaşımın ardından beklenti, daha net ve doğrudan bir geri adım olurken; yapılan açıklama bu beklentiyi karşılamaktan çok uzak kaldı.
Siyasi gözlemciler, Saral’ın tavrının, Türkiye-KKTC ilişkilerinde diplomatik hassasiyet gerektiren bir konuda gereksiz gerilime yol açtığını belirtiyor. KKTC hükümeti cephesinde ise, açıklamanın yeterli bulunmadığı, Üstel’in Ankara temasları sırasında konuyu doğrudan Türkiye’nin en üst düzey yöneticilerine ileteceği biliniyor.
Kıbrıs Türk halkı nezdinde “özürsüz açıklama” olarak değerlendirilen bu ikinci çıkış, krizi yatıştırmak yerine, kamu vicdanında daha da derinleşen bir rahatsızlık yaratmış durumda.