Dağcılık Spor Derneği’nin eski başkanı Ergün Vudalı, Ciklos mevkiinde yer alan su gücüyle çalışan tarihi un değirmeninin yakın zamanda yıkılmaya mahkum olduğunu belirtti. Vudalı, bu değirmenin, daha önce ihmal ve sahiplenmeme nedeniyle tarihe karışan birçok su ile çalışan değirmen gibi kaderine terk edildiğini vurguladı.
Su gücüyle çalışan değirmenlerin zamanla pınar sularının azalması ve kuraklık nedeniyle işlevini yitirdiğini aktaran Vudalı, bu tür değirmenlerin buhar ve elektrik enerjisinin yaygınlaşmasıyla terk edildiğini anlattı. Vudalı, eskiden buğday, mercimek, arpa hatta pamuk tohumlarının ayrıştırılması için kullanılan su değirmenlerinin Lüzinyan, Venedik, Osmanlı ve İngiliz koloni dönemlerinde de yaygın olarak kullanıldığı ifade etti.
Vudalı, su değirmenlerinin en çok Lapta, Alsancak, Pınarbaşı, Doğanköy, Ciklos, Değirmenlik, Yeşilköy ve Tatlısu gibi bölgelerde bulunduğunu, sadece Değirmenlik köyünde başpınardan akan suyla yaklaşık 30 civarında un değirmeninin faaliyet gösterdiğini kaydetti.
Kendi bölgesi Larnaka’da kuvvetli pınar suyu olmadığı için 1920’lerde un öğütmek için buğdayların öküz arabalarıyla iki günlük yol kat edilerek Değirmenlik’teki su değirmenlerine getirildiğini anlatan Vudalı, o dönemin zorluklarına dikkat çekti.
Vudalı, tarihi su değirmenlerinin korunmaması ve doğal kaynaklardaki azalma nedeniyle yakın zamanda yok olmaya yüz tuttuğu uyarısında bulundu.